Ekonomi

Sea Explorer Akdeniz’de veri toplayacak

Türkiye İş Bankası’nın Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Deniz Bilimleri Enstitüsü’ne sunduğu Sea Explorer adlı planör, sualtı keşiflerine devam ediyor.

Bankadan yapılan açıklamaya göre, Marmara’da ilk araştırmasını tamamlayan Sea Explorer, Akdeniz’de ölçümler yaparak bilime ışık tutacak bilgiler toplayacak.

Sea Explorer, ODTÜ Deniz Ekosistemi ve İklim Araştırma Merkezi (DEKOSİM) tarafından yılda 4 kez söz konusu alanda gerçekleştirilen mevsimlik seferlere katılacak. Aynı zamanda derin denizlerde daha kapsamlı ölçümler yaparak bilime ışık tutacak veriler toplayacak.

Türkiye’de bugüne kadar yapılmamış en detaylı ve yüksek çözünürlüklü ölçüm çalışmasını gerçekleştirecek olan Sea Explorer, yaklaşık 20 gün boyunca Akdeniz’de kalacak.

Bu deniz çalışmasında, Doğu Akdeniz’de ilkbahar sonu ve yaz başında sistematik olarak meydana gelen iki doğa olayının daha iyi anlaşılması amaçlanmaktadır.

Doğu Akdeniz sularında sıcaklığın artmasıyla birlikte alt ve üst su katmanlarındaki sıcaklık farkı, denizlerdeki üretimi ve dolaşımı etkileyen bir tabakalaşmayı başlatır.

Normalde besin tuzları, alt ve üst katmanlardaki su sıcaklıkları ve yoğunlukları birleştiğinde meydana gelen kış karışımı sayesinde derin sulardan yüzeye taşınır. Bununla birlikte, bu tabakalaşma, mikroskobik bitki organizmaları olan fitoplanktonun büyümesi için gerekli olan besin tuzlarının oksijen kaynağının yüzeye taşınmasını engeller.

Tüm Akdeniz için değerli olan Levanten orta tabaka suyu da bu dönemde oluşur. Kısa süreli deniz yolculukları bu iki olayı açıklamaya yetmez. Son teknolojilerle donatılan Sea Explorer’ın uzun süre aralıksız çalışabilme kapasitesi ile daha detaylı bilgilere ulaşılması bekleniyor.

Sea Explorer gerekli önlemleri almak için veri toplar

Sea Explorer, başta iklim değişikliğinin denizler üzerindeki olumsuz etkileri olmak üzere yüksek veri gerektiren sorunların tespiti, takibi, analiz önerilerinin geliştirilmesi ve gerekli önlemlerin alınması amacıyla bilgi toplamaktadır.

Bu bilgiler, Marmara’da müsilaj ve kirlilik gibi felaketlerin önlenmesinin yanı sıra denizlerimizdeki ekosistemin sürdürülebilirliğine yönelik bilimsel çalışmalara katkı sağlaması açısından büyük önem taşımaktadır.

İş Bankası ve ODTÜ’nün Deniz Kaşifi’ndeki çalışması, herkesin hassasiyet göstermesi ve katkıda bulunması gereken temiz bir dünya ve temiz bir çevre için üniversite-özel şube işbirliğinin somut bir örneğidir.

Yürütülen iş birliği kapsamında, üç tarafı denizlerle çevrili Türkiye’de deniz kirliliği konusunda hem daha etkin hem de daha geniş ölçekte bilimsel ve akademik çalışmaların yürütülmesi amaçlanıyor.

Ayrıca, gezegendeki değerli bir yaşam kaynağı olan denizlerin, biyoçeşitliliğin ve ekosistemin korunması, kirliliğin önlenmesi konusunda kamuoyunun bilinçlendirilmesi ve çevre kirliliğinin önlenmesi için yürütülen çalışmaların orta ve uzun vadede yaygınlaştırılması öngörülmektedir. deniz ve iklim okuryazarlığını artırmak.

Deniz altında gemiden bağımsız belirlenen rotada 100 güne kadar sürekli ölçüm yapabilen cihaz, yüzeyden bin metre derinliğe kadar aşağı yukarı hareket ediyor.

Her salınım sonunda yüzeye geldiğinde topladığı bilgileri uydu sistemi aracılığıyla bilim insanlarına iletebilen bu cihaz, su sütununun sıcaklık, denizlerde tuzluluk, oksijen, klorofil ve bulanıklık.

Her türlü hava ve deniz koşulunda oşinografik ölçümler için kullanılabilen planör cihazı, nitrojeni gerçek zamanlı ölçebilen sensörü ile dünyadaki benzerlerinden ayrılıyor. Söz konusu sensör, şu anda denizlerdeki besin tuzunu ölçebilen en son teknolojiyi içeriyor.

Marmara’da ilk araştırma keşfini 12-16 Ocak 2023 ortalarında yapan cihaz, İstanbul Boğazı’ndan Marmara’ya giren akıntı ve doğu-doğudaki oksijen dağılımının neden olduğu değişiklikler de dahil olmak üzere su kolundaki değişiklikleri inceledi. batı yönü.

Keşifte, Boğaziçi akıntısının 24 saat içinde şiddetine göre üst ve alt sulara karışarak üst sularda sıcaklık ve tuzluluk değişimlerine neden olduğu gözlemlendi.

Daha önce modellerle tahmin edilen ve sinyali uydudan görülen bu durum, gerçek zamanlı ve yerinde yapılan ölçümlerle ilk kez detaylı olarak ortaya çıktı. Bu değişimler zamanla tür çeşitliliğinin azalması, besin bulma güçlüğü ve deniz canlılarının göçü gibi birçok soruna yol açabilmektedir.

Doğu-batı ekseninde uzanan kesitte, ölçümlerin kış aylarında yapılmasına ve oksijen çözünürlüğünün yüksek olmasına rağmen alt tabakadaki oksijenin batıdan doğuya çok hızlı bir şekilde azaldığı gözlemlendi.

Özellikle kesitin batı kesiminde döngüsel akıntılar (girdap girdapları) ile güney havzası dip suyuna önemli miktarda tatlı su eklendiği anlaşılmıştır. Bu durum Marmara yeraltı suyunun kirlilik ve iklim değişikliği gibi dış baskılara karşı direncini arttırmaktadır. Ancak yaz aylarının başlamasıyla birlikte bu durumun ortadan kalktığı biliniyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu